İz Bırakma Arzusu ve Vandalizm

İnsanoğlunun en büyük korkularından biri belki de en büyüğü ölme, unutulma, yok olma fikridir ki bu düşünce özellikle Neolitik Çağ’da daha somut bir şekilde görülebilen inançların ortaya çıkmasında önemli bir faktör olmalıdır.

İz Bırakma Arzusu ve Vandalizm
İz Bırakma Arzusu ve Vandalizm

Hatta bunu daha da eskiye götürüp 20-30 bin yıl önce yapılmış Paleolitik Çağ mağara resimleri insanın bu korkusuyla ilişkilendirilebilir.İster binlerce yıl önceki isterse on yıl önceki olsuninsan,dünyaya kendinden bir şeyler bırakmak ister; belki bir resim, grafiti, bir yazı, bir çocuk, bir kitap, bir çeşme, bir camii…Hatta bu iz bırakma arzusunu insanın özünde hep var olan içgüdüsel bir davranış olarak değerlendirmek yanlış olmasa gerek. Gılgamış gibi ölümsüzlüğün çaresini arayan fakat bulamayan insan, dünyaya bıraktığı büyük veya küçük bir izle en azından manevi ya da sadece ismen ölümsüzlüğü tatmak istiyor gibi.

Ayasofya Halvdan buradaydı

Bunun çok değerli bir örneği Ayasofya’nın mermer korkulukları üzerinde yer alır. Her ne kadar tartışmalı da olsa Doğu Roma İmparatorluğu ordusundaki bir Viking askerinin bin yılönce bıçağıyla mermerin üstüne yazdığı ‘‘Halvdan buradaydı.’’ cümlesi, hem bu iz bırakma arzusunun hem de vandalizmin antik dünyadan günümüze bir yansımasıdır. İz bırakma arzusuna yenik düşerek bir kamu yapısına, ortak bir değere zarar veren Halvdan, ismini ölümsüzleştirmeyi başarmış olsa da bu davranışı ile günümüz kültür dünyasında antik vandalizmin baş örneği olarak anılmaktadır. Peki Halvdan’dan günümüze acaba ne değişti? Ortak değerlerimizin başında gelen tarihi eserlerimizindurumuna bakarsak aslında çok da bir şeyin değişmediğini, vandallığınmisliyle arttığını görmekteyiz. Bayburt Kalesi, Korgan Köprüsü, türbelerimiz, çeşmelerimiz üzerine sprey boya ile veya kazınarak yazılan isimler, motifler, cümleler bunun apaçık kanıtı niteliğindedir.

Bayburt kalesi

Bayburt Korgan köprüsü
Bayburt Kalesi

Bu iz bırakma içgüdüsünün veya arzusunun tarihi eserler, kamusal alanlar dışına yansımış olan kıymetli bir örneği ise Sakızlı Köyü civarında bulunmaktadır. Google Earth uydu fotoğraflarından net bir şekilde görülebilen 110x60 m ölçülerindeki ‘‘ERDİ’’ ismi ve üzerindeki ay yıldız motifi, mevzubahis meselenin en masumane örneği olarak karşımıza çıkmaktadır. Herhangi bir vandalizm söz konusu olmadan Erdi Bey ismini ölümsüzleştirmiş ve iz bırakma arzusunu yaşamıştır.

Bayburt Sakızlı Köyü
Sakızlı Köyü

Şunu da belirtmek gerekir ki iz bırakma arzusunun dışında, bu tür yazılar içerisinde insanları uyarmak için iyi niyetleyazılmış olanları da vardır. Eski Taşçılar Köyü içerisindeki çeşme yapısı üzerine boyayla ve Demirözü yolu üzerindeki Anonim Kümbet olarak bilinen yapının duvarına kazınarak yazılan uyarılar bu durumun en iyi örnekleridir. Kümbet üzerine üşenilmeden kazınarak ‘‘güzel’’ bir Türkçe ile yazılmış ‘‘BURAYA GELENİYE ALLAH RAZI OLSUN İSİM YAZANIN BELASINI VERSİN’’ cümlesi bu konudaki ironik yaklaşımı ile diğer örnekler arasından sıyrılmaktadır. İnsanımızın bu iyi düşüncesini tamamen yanlış bir yöntemle aktarmaya çalışması, tarihi eser bilinci ve bilinçlendirmesi noktasında ciddi eksikliklerimizin olduğuna işaret etmektedir.

Bayburt Taşcılar köyü
Eski Taşçılar Köyü Çeşme

Bayburt Taşcılar köyü
Anonim Kümbet

İz bırakma içgüdüsünün veya arzusunun tarihi yapılar üzerinde veya kamusal alanlarda tatbik edilmesi, vandalizm kapsamına girmekle birlikte bu tür eylemlerin cezai boyutunun da olduğunu unutmamak gerekir. Arkeolojik ve kültürel alanlarımızıkorumak ve buraların gelecek nesillere en iyi şekilde aktarılması için çaba göstermek kendi adımıza bırakabileceğimiz en güzel izdir. Güzel izler bırakabilmek dileğiyle.