Osman Gençağa YİĞİTOĞLU

Oyuncu

Osman Gençağa YİĞİTOĞLU
Osman Gençağa YİĞİTOĞLU

Bir Bayburtlu olarak ben seni tanıyorum ama tanımayan hemşerilerimiz için kendinizi tanıtır mısınız?

Öncelikle Tüm Hemşerilerime sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Ben şimdilerde özlemini duyduğum Bayburt’ta doğdum. Bayburt’ta başladığım öğrenimime Bursa da devam edip İstanbul da tamamladım. İlk Tiyatroya lisede başladım ve İstanbul şehir Tiyatrolarında devam ettim. Üniversiteyi Bursa da okurken Bursa Devlet Tiyatrosunun, açtığı kursta Tiyatro Eğitimi aldım. Bursa da Devlet Tiyatrosu ve Atlantis Gösteri Sanatlar Merkezinde Oyunculuk yaparken, aynı zamanda yerel radyo ve TV kanallarında da programcılık yaptım. 2004 yılından 2009 yılına kadar Dirim Film Yapım da çalıştım. Bursa Osmangazi Belediyesinde Tiyatro ve Drama Koordinatörü ve Sinemasında İdari koordinatör olarak çalıştım. Drama Enstitüsünü ve Anadolu Üniversitesi Radyo TV Bölümünü okudum. Halen Bursa Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosunda ve Karagöz Sinema Atölyesi Koordinatörü olarak çalışmaktayım. Ayrıca Kültür ve Sinema Derneğinin de Sanat Danışmanıyım.

Kültür ve Sanat ile iç içe bir geçmiş. Peki, Bayburt ve Sanat senin için ne ifade eder?

Dede korkut gibi bir kültürü olan Şair Zihni gibi değerli kişiler yetiştiren bir diyarın çocuğu olmak gurur verici. Tabi isteğim bu coğrafyada sadece Dede Korkut şenliği değil birçok sanatsal aktiviteninde olması. Bayburt olarak neden sadece küçük bir il olarak anılalım. Gerçi Nüfusumuz az yüz ölçümümüz küçük ancak yüreğimiz Bağdat’ın kapısına dayanan gencecik delikanlı genç Osman gibi büyük, Celali gibi Hicrani gibi duygu yüklüdür.

Geçmişimizde iz bırakmış çok büyük kişilerimiz var. Ama yakın dönem de kültür sanat da bir kısır döngü de var. Mesela Bayburt’a mal edilmiş bir deli kız oyunu var. Bayburt bu kadar değerli kişiler yetiştirmişken sadece Deli kız oyunu ile mi tanınmalı?

Bu konuda bir şey söylemeden önce Bir Bayburtlu olarak rahatsız olduğum birkaç şeyi de belirtmek lazım. Mesela Bayburt yöresine ait Türküler Televizyonlar da çıkarken Erzurum yöresi olarak söylüyorlar. Bu aslında kendi kültürümüze sahip çıkamadığımızı gösteren en basit ve çarpıcı bir örnektir.Senin güzel bir lafın var yeri gelmişken onu burada söyleyelim. Sürekli geçmişi ile öğünenler geleceğe bir şey bırakamaz. Biz geçmişimizi asla unutmayalım. Ama mutlaka geleceğimize başarılı ve onların övüne bileceği yeni geçmişler bırakabilelim. O yüzden Bayburt Deli kız oyunu ile değil Dede korkutu, Şair Zihnisi, Ozan Emrah’ı (ki Maalesef bu da Erzurumlu Emrah olarak bilinir) Kültürüne ve Sanatına değer veren halkıyla yetişmiş değerli insanlarıyla tanınmalı bilinmeli.

Bayburt da yapılan kültür sanat faaliyetleri hakkında bilginiz var mı?

Açıkçası Bayburt’tan uzun yıllar ayrı kalmış ve gönül bağını Babamın mezarının burada olması sebebiylede hiç koparamayacak birisi olarak En çok duyduğum Dede korkut Şenliği var. Birçok il her türlü imkânlarına rağmen böyle bir şey yapamazken Bayburt böyle bir şenlik yapıyor. Bu çok güzel bir faaliyet. Ayrıca Şenlik, Türk Dünyasının kültürünü ve en önemli karakterlerinden birinin ismini almış. Naçizane bir önerimde bu şenlik içerisinde sadece müzik ve söyleşiler değil Tiyatro oyunları, Film gösterimleri de olabilir. Yarışmalar düzenlenebilir. Dede Korkut temalı Bayburt eksenli kısa film yarışmaları olabilir. Bir çok farklı konsept belirlenebilir. Sanki önceki yıllarda daha çok katılım oluyordu. Son yıllarda daha lokal oluyor gibi.

Bayburtlu bir sanatçı olarak neler yapıyorsunuz?

Şehir tiyatrosunda oyunlar devam ediyor. Bir dizi çalışması ve sinema filmi projesi var. Ama ondan önce ulusal bir kanala mizah programı için çekimlerimiz devam ediyor. 

Daha önce Bayburt Skeçleri yapmıştınız bu sıralar Bayburt’la ilgili bir çalışmanız var mı?

Bayburt skeç ve fıkraları o dönem adına yapılmış güzel bir eser oldu. Belki Bayburtta yeterince lansmanı yapılmadı. Belki ikincisini üçüncüsünü çekmek bu lansmanı desteklerdi. Bu tarz çalışmalar için en önemli gösterge talepdir. Talep olursa arz da olur. Ama Bayburt ile ilgili bir şeyler yapmak istiyorum. Mesela bir tiyatro oyunu yazıyoruz. Bu oyunu Dede Korkut Şenliğinde olabilir ayrı bir zamanda olabilir sahnelemek istiyorum. Dediğim gibi bu arz talep ile ilgili bir konu tabi.

Son bir şey söylemeden önce bir anektod aktarmak isterim. Sanatçı bir arkadaşımla konuşurken nereli olduğumu sormuştu. Bayburtlu olduğumu söylemiştim. Daha sonra konu son günlerdeki gezi olaylarına geldi dedi ki gezi olaylarına katıldın mı? Dedim – Bayburtluyuz dedik ya. Biz Ülkeyi karıştıran Vatanın, Milletin huzurunu kaçıran hiçbir şeyin yanında olmayız. Çünkü biz Bayburtluyuz. Demiştim. Son olarak bir Bayburtlu olmaktan onur duyduğumu söyleyeyim. En kısa süre de İnşaallah ziyarete geleceğim.